Son günlerde hemen hemen her konuda ne kadar büyüdüğümüz; bilmem kaçıncı büyük ülke olduğumuz, büyüme hızında x rakamı yakaladığımız gündemi işgal ediyor ve kafalarımızda büyük olmaya karşı güzel bir duygu uyanıyor doğal olarak..
“Büyük olmak gelişmeyi kapsar mı” sorusuna yanıtımız sanıldığı kadar olumlu olmayacaktır. Çünkü her büyüme gelişmek olamayabilir. Örneğin sorunlarınız büyükse pek mutlu sayılmazsınız, obez olan birisi de büyüktür ama sağlıklı değildir, hele cari açıklarınız çok büyümüşse ekonominiz pek başarılı değildir..
Büyümek, olumlu anlamda anlamlı ve bir o kadar da doğru bir kavramdır ama neyin, ne kadar olumlu olduğu ve ne hakkında konuştuğumuz; nitelik ve nicelik ilişkisi de o derece önemlidir.
Büyüme, gelişmeyi içeriyor; kişilerin ve kurumların sağlıklı olmasına katkı sağlıyorsa büyüme doğrudur ve büyümeyi olumlu olarak kabul edebiliriz. Aksi durumda büyüme sadece göz boyayan, kafa karıştıran bir konumda olacaktır. Hatta birçok insan o kadar büyümeye karşı kendinde bir takım düzelme ve iyileşme görmediğinde doğal olarak büyüme sözlerini tatlı bir masal olarak algılayacak; kandırıldığını düşünecektir.
Büyümek ve büyüyebilmek önemlidir ama tek başına yeterli değildir. Gelişme olmayan ve içinde sağlık, paylaşım ve süreklilik taşımayan büyümeler eksik kalacaktır..
Yöneticiler, liderler aile büyükleri büyümeye verdikleri önemi gelişmeye ve değişmeye de vermelidir. Gelişmenin yansıması ise insan yaşam niteliğinin, kalitesinin ve refahının değişmesidir. Yaşam kalitesi değişen insan daha üretken, daha mutlu ve daha paylaşımcı olacak; kendisi için istediğini başkaları için de isteyecektir.
Gelişme daha kalıcı ve süreklidir; iyilik halini, sağlıklı olmayı ve çoğunluğu kapsamayı içerir. Bir insan “kendine büyükse” bunun başkaları için anlamı yoktur; sadece “zenginin malı züğürdün çenesini yorar..”
Kavramlar olumlu gibi görünse de içerikten içeriğe değişebilir; kendimizi doğru anlatabilmek bir anlamda kavram ve sözleri doğru kullanmayı gerektirir. “Laf salatalığı, laf ebeliği, çenebazlık, vs ” bazen işi kotarsa da uzun zaman diliminde kişinin güvenirliğine ve saygınlığına gölge düşürür..
Büyümeye evet ama içinde gelişim ve değişim barındırdığı sürece. Sadece tek başına büyümek kimseye yetmez ve bazen de büyümenin kendisi sorunun ana kaynağı olabilir.
Sağlıklı, paylaşımcı ve üretken gelişmeler ve büyümeler dileklerimle..